“Dalından kopan bir yaprak Zeynep'in yüzüne doğru salına salına inerken Zeynep derinden, ama çok derinden, ona yaklaşmakta olan bir şeyin sesini duydu. Bütün bu gürültünün içinde bir şey, tekinsiz bir şey ona doğru hızla ilerliyordu sanki. İçinde yükselen dürtüyle gözbebekleri büyüdü. Aklının neon tabelasında tek bir cümle yanıp sönmeye başladı: Buradan hemen çıkmalıyım.”
Ece Karaağaç, bir ilk kitap için oldukça cesur bir hikâye anlatıyor Yarım Kalan Bazı Aşklar'da. Uykuyla yaşamı arasında sıkışmış Zeynep, dostluğu ve renkli yaşamıyla Arda, vicdanını hâlâ koruyabilen bir “öteki” olan Beyza… Karaağaç, hayatın her alanından seçtiği gerçek karakterlerle zenginleştirmiş anlatısını. Yarım Kalan Bazı Aşklar'ı okurken aşk, dostluk ve aile kavramlarını sorgulayacak; “insan”a olan inancınızı diri tutmayı öğreneceksiniz.
“Dalından kopan bir yaprak Zeynep'in yüzüne doğru salına salına inerken Zeynep derinden, ama çok derinden, ona yaklaşmakta olan bir şeyin sesini duydu. Bütün bu gürültünün içinde bir şey, tekinsiz bir şey ona doğru hızla ilerliyordu sanki. İçinde yükselen dürtüyle gözbebekleri büyüdü. Aklının neon tabelasında tek bir cümle yanıp sönmeye başladı: Buradan hemen çıkmalıyım.”
Ece Karaağaç, bir ilk kitap için oldukça cesur bir hikâye anlatıyor Yarım Kalan Bazı Aşklar'da. Uykuyla yaşamı arasında sıkışmış Zeynep, dostluğu ve renkli yaşamıyla Arda, vicdanını hâlâ koruyabilen bir “öteki” olan Beyza… Karaağaç, hayatın her alanından seçtiği gerçek karakterlerle zenginleştirmiş anlatısını. Yarım Kalan Bazı Aşklar'ı okurken aşk, dostluk ve aile kavramlarını sorgulayacak; “insan”a olan inancınızı diri tutmayı öğreneceksiniz.