Günlerden bir gün...“anlatma ihtiyacı” doğdu. İnsanlığın başlangıcından itibaren, insan evladı öykülerini, arzularını ve korkularını anlatmak için güçlü bir istek duyuyordu. Önceleri bunu sözlü hikayelerle veya mağaraların duvarlarına çizdiği resimlerle, daha sonra ise kil tabletlerle ve papirüslerle yaptı. Ancak sonra bu hikayelerin üretim ve dolaşımı kolaylaştı.
Ancak bu yazılı metinlerin tümü de edebiyat olamaz öyle değil mi?
Antik Yunan'dan günümüze, Homeros'tan Rimbaud'ya ve şarkılardan destanlara ve romana bir hareketin her daim sürdüğü bir tarihtir edebiyat; başlangıcı, geçmişi, dönüşümü, evrimi ve geleceği temsil eder...
Elinizdeki kitap Dünya Edebiyat Tarihi'nin 1. Cildini yani İ.Ö 800 ile 19. Yüzyıla kadar olan kısmı kapsar. Keyifle okumanız dileğiyle...
Günlerden bir gün...“anlatma ihtiyacı” doğdu. İnsanlığın başlangıcından itibaren, insan evladı öykülerini, arzularını ve korkularını anlatmak için güçlü bir istek duyuyordu. Önceleri bunu sözlü hikayelerle veya mağaraların duvarlarına çizdiği resimlerle, daha sonra ise kil tabletlerle ve papirüslerle yaptı. Ancak sonra bu hikayelerin üretim ve dolaşımı kolaylaştı.
Ancak bu yazılı metinlerin tümü de edebiyat olamaz öyle değil mi?
Antik Yunan'dan günümüze, Homeros'tan Rimbaud'ya ve şarkılardan destanlara ve romana bir hareketin her daim sürdüğü bir tarihtir edebiyat; başlangıcı, geçmişi, dönüşümü, evrimi ve geleceği temsil eder...
Elinizdeki kitap Dünya Edebiyat Tarihi'nin 1. Cildini yani İ.Ö 800 ile 19. Yüzyıla kadar olan kısmı kapsar. Keyifle okumanız dileğiyle...