“Uygarlığa, hadi yaşama diyelim, nokta değil de noktalı virgül koymuş atalarımız.”
Ödüllü yazar Habib Bektaş'ın, bilimkurgu ve fantastik öğelerden beslenen iki kitaplık “Yokyüzler” dizisinin yepyeni ikinci halkası olan Karanlıktan Kaçış, geleceğin uygarlıklarına doğru çıkardığı fantastik yolculukta, okurlarına, Dünya'nın yarını ile ilgili çok önemli sırlar fısıldıyor.
Kahramanlarımız Ali, dedesi, Burhan ve gizemli kadın Ahriman, ikiz gezegen Anne'de, Dünya'mızın binlerce yıl ilerisindeki bir uygarlıkla karşılaşır. Ancak, söz konusu ilerleme kaçınılmaz bedelleri de beraberinde getirecektir: duyguların körelmesi, bireysel farklılıkların sıfırlanması, canlıların birer makine gibi programlanması… Yokyüzler'in dostlarımızdan öğreneceği çok şey var. En önemlisi ise sevmeyi ve aşkı öğrenecekler. Fakat bu hiç kolay değil…
“Kent diye bir kavram kalmadı artık. Eskidenmiş o. Biliyorsun Anne, Dünya'nızın dört katı büyüklüğünde. Ve üzerinde sadece yüz bin kişi yaşıyor.”
“Uygarlığa, hadi yaşama diyelim, nokta değil de noktalı virgül koymuş atalarımız.”
Ödüllü yazar Habib Bektaş'ın, bilimkurgu ve fantastik öğelerden beslenen iki kitaplık “Yokyüzler” dizisinin yepyeni ikinci halkası olan Karanlıktan Kaçış, geleceğin uygarlıklarına doğru çıkardığı fantastik yolculukta, okurlarına, Dünya'nın yarını ile ilgili çok önemli sırlar fısıldıyor.
Kahramanlarımız Ali, dedesi, Burhan ve gizemli kadın Ahriman, ikiz gezegen Anne'de, Dünya'mızın binlerce yıl ilerisindeki bir uygarlıkla karşılaşır. Ancak, söz konusu ilerleme kaçınılmaz bedelleri de beraberinde getirecektir: duyguların körelmesi, bireysel farklılıkların sıfırlanması, canlıların birer makine gibi programlanması… Yokyüzler'in dostlarımızdan öğreneceği çok şey var. En önemlisi ise sevmeyi ve aşkı öğrenecekler. Fakat bu hiç kolay değil…
“Kent diye bir kavram kalmadı artık. Eskidenmiş o. Biliyorsun Anne, Dünya'nızın dört katı büyüklüğünde. Ve üzerinde sadece yüz bin kişi yaşıyor.”