Uygarlığın kat ettiği aşama doğudan batıya doğru bir gelişme çizgisi izlemiştir. Bu arada klasik çağın Yunan ve Roma toplumları eski Doğu uygarlıklarının sosyal ve kültürel birikimlerini daha da geliştirerek yeni bir yaşam düzeni kurmuşlardır. Bu uygarlıklar devingen yapılarıyla diğer bazı alanlarda olduğu gibi, aynı zamanda çocuğun bakımı, yetiştirilmesi, eğitimi konusunda farklı bir bakış açısı kazandırmışlar ve getirdikleri birtakım yeni katkılarla dikkatleri üzerlerine çekmişlerdir. Öte yandan tarihsel süreçte toplumların özellikleri farklı olsa da çocukların karşılaştıkları sorunlar çoğu zaman birbirleriyle benzerlikler göstermiştir. Dolayısıyla eski Yunan ve Roma dünyasında da çocuklar, daha önceki uygarlıklarda olduğu gibi, bazen mutlu olmuşsa bazen de birtakım talihsizlikler yaşamışlardır. Sevinci ya da hüznü birlikte tatmışlardır. Günümüze kadar ulaşan birtakım kanıtlar vasıtasıyla eski Yunan ve Roma toplumlarındaki çocukların yaşamına yönelik bazı kesitlere tanık olabilmekteyiz. Bu da bizi eski uygarlıklara doğru bir yolculuğa çıkarmaktadır. Günümüzde sosyal yaşamın çeşitli yönlerinin araştırılmasının, eski uygarlıkların farklı yanlarının anlaşılmasını sağlayabileceği düşüncesi giderek yaygınlık kazanmaktadır. Dolayısıyla bu çalışma, sosyal tarih araştırmalarına dikkat çekmek istemektedir; aynı zamanda daha geniş çağlı araştırmalara ön ayak olabileceği umudunu taşımaktadır.
Uygarlığın kat ettiği aşama doğudan batıya doğru bir gelişme çizgisi izlemiştir. Bu arada klasik çağın Yunan ve Roma toplumları eski Doğu uygarlıklarının sosyal ve kültürel birikimlerini daha da geliştirerek yeni bir yaşam düzeni kurmuşlardır. Bu uygarlıklar devingen yapılarıyla diğer bazı alanlarda olduğu gibi, aynı zamanda çocuğun bakımı, yetiştirilmesi, eğitimi konusunda farklı bir bakış açısı kazandırmışlar ve getirdikleri birtakım yeni katkılarla dikkatleri üzerlerine çekmişlerdir. Öte yandan tarihsel süreçte toplumların özellikleri farklı olsa da çocukların karşılaştıkları sorunlar çoğu zaman birbirleriyle benzerlikler göstermiştir. Dolayısıyla eski Yunan ve Roma dünyasında da çocuklar, daha önceki uygarlıklarda olduğu gibi, bazen mutlu olmuşsa bazen de birtakım talihsizlikler yaşamışlardır. Sevinci ya da hüznü birlikte tatmışlardır. Günümüze kadar ulaşan birtakım kanıtlar vasıtasıyla eski Yunan ve Roma toplumlarındaki çocukların yaşamına yönelik bazı kesitlere tanık olabilmekteyiz. Bu da bizi eski uygarlıklara doğru bir yolculuğa çıkarmaktadır. Günümüzde sosyal yaşamın çeşitli yönlerinin araştırılmasının, eski uygarlıkların farklı yanlarının anlaşılmasını sağlayabileceği düşüncesi giderek yaygınlık kazanmaktadır. Dolayısıyla bu çalışma, sosyal tarih araştırmalarına dikkat çekmek istemektedir; aynı zamanda daha geniş çağlı araştırmalara ön ayak olabileceği umudunu taşımaktadır.
