“Bir melodi, bir yüz, esen rüzgârın sesi, hanımelinin kokusu, bir elin dokunuşu... Tüm bunları zihnimizin gözüyle algılayabiliriz. Görürüz, işitiriz, hissederiz, hatırlarız, farkındayızdır. Fakat “Bir şeyin farkındayız.” derken tam olarak ne demek isteriz? Bilinç dediğimiz aynı anda hem oldukça aşikâr hem de şaşırtıcı derecede gizemli olan bu durum nedir? Altında yatan mekanizma nedir?”
Werner R. Loewenstein
Dünya çapında tanınan biyofizikçi Werner R. Loewenstein; zihnin, algıların, duyuların, hatıraların ve hatta dehanın en parlak mücevheri olan düşüncenin fiziksel bir açıklaması olduğu fikriyle zamansal bir yolculuğa çıkıyor. Bilginin kökenine yaptığı bu çetrefilli yolculuğunu duyusal beyne ithaf eden yazar, bilim dünyasına merakı olan her okurun anlayabileceği bir dille kurduğu kitabıyla bilimsel bilginin en özgün hikâyelerinden birini sunuyor.
“Bir melodi, bir yüz, esen rüzgârın sesi, hanımelinin kokusu, bir elin dokunuşu... Tüm bunları zihnimizin gözüyle algılayabiliriz. Görürüz, işitiriz, hissederiz, hatırlarız, farkındayızdır. Fakat “Bir şeyin farkındayız.” derken tam olarak ne demek isteriz? Bilinç dediğimiz aynı anda hem oldukça aşikâr hem de şaşırtıcı derecede gizemli olan bu durum nedir? Altında yatan mekanizma nedir?”
Werner R. Loewenstein
Dünya çapında tanınan biyofizikçi Werner R. Loewenstein; zihnin, algıların, duyuların, hatıraların ve hatta dehanın en parlak mücevheri olan düşüncenin fiziksel bir açıklaması olduğu fikriyle zamansal bir yolculuğa çıkıyor. Bilginin kökenine yaptığı bu çetrefilli yolculuğunu duyusal beyne ithaf eden yazar, bilim dünyasına merakı olan her okurun anlayabileceği bir dille kurduğu kitabıyla bilimsel bilginin en özgün hikâyelerinden birini sunuyor.